Rasul kelimesi kur'an'daki anlamı nebilerin vasıfları için tebliğ eden ,duyuran , çağrı ,davet eden,gösteren,örnek alınması anlamında gelmektedir.Bu kelimenin alanı umumîdir Kuran-ı kerimde Rasul kelimesi,sadece insanlara has bir olgu değildir,bu kelime insan,kitap ve melekler için de kullanılmaktadır.
Öyle ya onlar, Allah'ı överek-kendisine hamdediyor, O'nu her türlü noksanlıktan tenzih ediyor, hep O'na ibadet ediyor, bu ibadetten bir an bile geri durmuyorlardı. Fakat melekler, yüce Allah'ın yeryüzündeki bu halifesi eli ile dünyayı inşa ve imar etme, oradaki hayatı geliştirip çeşitlendirme dileğinin hikmetinden habersizdiler.
Kuran'ın muciz olması, şehri koruyan sur misali onu korumaktır. Bazılarına göre Allah Kur'an'ı korumuş; yani insanlardan herhangi birinin ona muarız bir söz etmesi için kendisine güç vermemiştir. Bazılarına göre, Allah insanları Kur'an'ı iptal ve ifsaddan aciz bırakmıştır.
Yücekitabımız Kuranı Kerim'de Kuran ile ilgili ayetleri bu sayfada derledik. İşte Kuranı Kerim'de geçen Kuran ile ilgili ayetler. 87/6. (Ey Muhammed!) Sana (Kur'an’ı) Biz okutacağız ve Allah’ın dilediğinden başkasını asla unutmayacaksın. 7. O, açığı da, gizli olanı da bilir. 8. Senin için kolay olsun diye (bu Kur’an’ı) kolaylaştıracağız. 97/1. Bİz Kur’an
Keşkebunu anlasalardı! ". Kuran-ı Kerim 232. sayfa sında bulunan,Hud süresinin 105 nolu ayeti. " O geldiği gün Allah'ın izni olmadan hiç kimse konuşamaz. Onlardan kimi bedbahttır, kimi mutlu. ". Kuran-ı Kerim 253. sayfa sında bulunan,Ra'd süresinin 38 nolu ayeti. " Andolsun senden önce de peygamberler gönderdik ve onlara da
KURANIkerimde adı geçen hayvanlar hangi ayette geçtiği. 1- Deve. “Bizim âyetlerimizi yalanlayıp da onlara karşı kibirlenmek isteyenler var ya, işte onlara gök kapıları açılmayacak ve onlar, deve iğne deliğine girinceye kadar cennete giremiyeceklerdir! Suçluları işte böyle cezalandırırız!” (el-A’raf / 40)
tdRwp. Kur'an-ı Kerim'de dua ile ilgili ayetler geniş bir yer tutar. İki yüz kadar ayet doğrudan doğruya dua konusundadır. Yüce Allah, Kur'an-ı Kerim'de "De ki; duanız kulluğunuz olmasa Rabbim size ne diye değer versin." buyurarak insanın ancak Allah'a olan bu yönelişiyle değer kazanabileceğini belirtir. Öyle ki Peygamber Efendimiz "Dua, ibadetin özüdür." olarak buyurur. Aynı sebeple en önemli ibadet olan namaz, dua salât kelimesiyle ifade edilir. Sizler için, Kur'an-ı Kerim'de geçen Allah'ın Müslümanlara öğrettiği duaları derledik. Giriş Tarihi 0930 Güncelleme Tarihi 0937 2 35 "Ey Rabbimiz! Bizden kabul buyur! Şüphesiz sen hakkıyla işitensin, hakkıyla bilensin." Bakara Suresi, 127. ayet 3 35 "Ey Rabbimiz! Bizi sana boyun eğenlerden kıl, neslimizden de sana itaat eden bir ümmet çıkar, bize ibadet usullerimizi göster, tövbemizi kabul et; zira tövbeleri çokça kabul eden, çok merhametli olan ancak sensin." Bakara Suresi, 128. ayet 4 35 "Cahillerden olmaktan Allah'a sığınırım." Bakara Suresi 67. ayet 5 35 "Ey Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver. Bizi cehennem azabından koru!" Bakara Suresi, 201. ayet
Ehlader Araştırma Bölümü Oruç insanoğluna farz kılınmış yani yapılması zorunlu olan ibadetlerden bir tanesidir. Ramazan ayının rahmet ve bereket ayı olarak anılması bu manada çok isabetlidir. 364 günden daha hayırlı bir gün olan Kadir gecesi bu aydadır. O Kadir gecesi ki; Allahu Teala o geceye “Bin aydan daha hayırlıdır” diyor. Bin aydan daha hayırlı olan bu gece de insanları kurtuluşa, felaha ulaştıran ve aydınlatan yüce kitabımız Kur'an-ı Kerim bu ay da indirildi. Bu mahiyet de internet de detaylı bir anlatım mevcut değildi. Oruç kelimesinin geçtiği tüm ayetleri Arapça ve Türkçe meal olarak bir araya topladık… 13 Ayet-i Kerime'de oruç insanların üzerine farz kılınmış. Sağlımız yerinde ve mazeretimiz yoksa oruç mutlaka tutulmalıdır… Yâ eyyuhellezîne âmenû kutibe aleykumus sıyâmu kemâ kutibe alellezîne min kablikum leallekum tettekûntettekûne. "Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilerin üzerine yazıldığı farz kılındığı gibi sizin üzerinize de yazıldı farz kılındı. Umulur ki böylece siz takva sahibi olursunuz." BAKARA/183 * * * Eyyâmen ma'dûdâtma'dûdâtin, fe men kâne minkum marîdan ev alâ seferin fe iddetun min eyyâmin uharuhara ve alellezîne yutîkûnehu fidyetun taâmu miskînmiskînin, fe men tatavvaa hayran fe huve hayrun lehlehu, ve en tesûmû hayrun lekum in kuntum ta'lemûnta'lemûne. "Farz kılınan oruç sayılı günlerdir. Fakat sizden kim hasta veya yolculukta olursa, o taktirde tutamadığı günlerin sayısı, diğer başka günlerden oruç tutarak tamamlanır. İhtiyarlıktan veya iyileşmesi umulmayan bir hastalıktan dolayı ona oruç tutmaya güç yetiremeyenlerin, bir yoksulu sabah, akşam doyuracak kadar bir fidye vermesi gerekir. Artık kim isteyerek gönülden bir hayır yaparsa orucunu veya fidyeyi artırırsa,işte o, kendisi için bir tutmak sizi için daha hayırlıdır, keşke bilseydiniz." BAKARA/184 * * * Şehru Ramadânellezî unzile fîhil kur'ânu huden lin nâsi ve beyyinâtin minel hudâ vel furkânfurkâni, fe men şehide minkumuş şehra fel yesumhyesumhu, ve men kâne marîdan ev alâ seferin fe iddetun min eyyâmin uharuhara yurîdullâhu bikumul yusra ve lâ yurîdu bikumul usra, ve li tukmilûl iddete ve li tukebbirûllâhe alâ mâ hedâkum ve leallekum teşkurûnteşkurûne. "Ramazan ayı ki, insanlar için hidayete erdirici hidayete erme, Allah'a ulaşma vesilesi ve beyyineler açık deliller ve ispat vasıtaları ve Furkan hakkı bâtıldan ayırıcı olarak Kur'ân, Hüda tarafından onda o ayın içinde indirildi. Artık içinizden kim bu aya yetişir de ramazan ayını görüp şahit olursa o zaman onu, oruç tutarak geçirsin. Ve kim, hasta veya yolculukta olursa, o taktirde tutamadığı günlerin sayısı diğer günlerde oruç tutarak tamamlanır. Allah sizin için kolaylık diler, zorluk dilemez. Size bu kolaylık sayıyı tamamlamanız ve sizi hidayet erdirdiği şeye karşılık sizin de Allah'ı tekbir etmeniz yüceltmeniz içindir. Umulur ki böylece siz bütün bu kolaylıklara şükredersiniz." BAKARA/185 Bir önce ki ayette orucun hükmü ve felsefesi anlatıldıktan sonra, oruç hükmünün ağırlığını hafifletmek için bu ayet bir kaç hükmü daha gündeme getiriyor. Bu hükümleri şöyle özetleyebiliriz Sizler yıl boyunca veya önemli bir bölümünü oruç tutmakla yükümlenmediniz ve sadece sayılı günler oruç tutacaksınız. Hastalar, yaşlılar, gebe kadınlar, emziren kadınlar ve bunun gibi oruç tutamayan kimselerin orucunu yiyebilir, lakin karşılığında fidye veya keffaret ödemesi gerekir. Fidye miktarı her gün için aç bir insanı doyuracak kadardır. Lakin eğer biri bir kişinin yerine daha fazla insanı doyurmak isterse daha da iyidir. Yine yolculuk yapan insanlar da oruç hükmünden muaf tutulur, ancak Ramazan ayından sonra oruç tutmadığı günlere göre oruç tutması ve kazasını yerine getirmesi gerekir. Ayetin sonunda bir kez daha oruç tutmanın daha iyi olduğu ve bu ibadetin hayır ve sevabını bilen herkes keşke ben de oruç tutabilseydim diye arzu edeceğini vurguluyor. Bakara suresinde oruçla ilgili üçüncü ayette şöyle okumaktayız "Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır." Öyle ise sizden Ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. Oruç hükmü ve felsefesi ve ne kadar süre ile oruç tutulacağı beyan edilen önceki ayetlerin devamında bu ayet oruç tutulacak özel günleri açıklarken şöyle buyurmakta O sayılı günler ramazan ayının günlerinden ibarettir ki özel imtiyazı söz konusudur. Ramazan ayı, yüce Allah'ın ayıdır ve başka aylarda olmayan faziletlere sahiptir. Gerçekte zaman ve mekan kavramları kendi başına hiç bir fazilet taşımaz ve bunlara imtiyaz ve fazilet kazandıran şeyler, o zaman veya mekanda yaşanan önemli hadiselerdir. Bu ayette yüce Allah ramazan ayının faziletini, bu ayda Kuran'ı Kerim'in nazil oluşu ile açıklıyor ve yine Kuran'ı Kerim'in bazı güzel sıfatlarını beyan ediyor. Kuran'ı Kerim hidayete erdirendir ve insanları doğru yola yönlendirir. Kuran'ı Kerim ayrıca hidayet işaretlerini içerir, yani insanları hidayete erdirmenin yanı sıra onlara hakkı batıldan ayırt etme gücü de kazandırır ve böylece yanlış yola saplarını engeller. Ayetin sonunda ise üç konuya işaret ederken yüce Allah'ın sizlerden bir kaç görevi yerine getirmenizi istemek için oruç hükümlerini beyan ettiğini buyurur. İlkin oruç tuttuğunuz günleri tamamlayın ve eğer hastalık veya yolculuk gibi sebeplerden ötürü eksik gününüz varsa, daha sonraki günlerde tamamlayın. İkincisi, yüce Allah'ı erdirdiği hidayeti için tekbir edin. Bu hatırlatma belki de Ramazan ayı bayramı namazında zikredilen tekbirlere işaret etmektedir. Ve son olarak yüce Allah'a, sizlere bu hükümleri açıkladığı için şükredin ve bu nimetten yararlanın.
Meal Fihrist A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P R S Ş T U Ü V Y Z Güzel Kurani kerimimizde geçen varlık ile ilgili ayetler. Kuranda geçen varlık ile ilgili ayetler tarafmizca seçilip otomatik listelenmekte. Kuranda varlık ile alakali tahmini 5 ayet geçiyor 61 - Hamd, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah'a mahsustur. Böyleyken kâfirler hâlâ Rablerine başkalarını eşit sayıyorlar. 6150 - De ki "Haydi, Allah bunu yasak etti diye tanıklık edecek şahitlerinizi getirin.". Eğer onlar şahitlik ederlerse, sen onlarla beraber şahitlik etme. Âyetlerimi yalanlayanların ve ahirete inanmayanların keyiflerine uyma. Çünkü onlar Rablerine başkasını denk tutuyorlar. 1066 - Açın gözünüzü! Göklerde kim var, yerde kim varsa hep Allah'ındır. Allah'dan başkasına tapanlar dahi, Allah'a ortak koştuklarına uymuş olmuyorlar, ancak zanna uymuş oluyorlar. Ve yalandan başka bir şey söylemiyorlar. 1231 - Azizin karısı, onların gizliden gizliye dedikodu yaydıklarını işitince, onlara davetçi gönderdi ve onlara mükellef bir sofra hazırladı. Her birine bir bıçak verdi, beri taraftan da Yusuf'a "çık karşılarına" dedi. Görür görmez hepsi onu gözlerinde çok büyüttüler ve şaşkınlıkla ellerini kestiler. Dediler ki "Hâşâ! Allah için, bu bir insan değil, olsa olsa yüce bir melektir." 5510 - Allah yeri mahlukat için aşağıya koydu.
Kuranı Kerimde Şeytan İle İlgili Ayetler Kuranı Kerimde Şeytan Kuranı Kerimde Şeytan İle İlgili Ayetler *Ve onlar, Süleyman'ın mülkü hakkında şeytanların anlattıklarına uydular. Süleyman inkâr etmedi; ancak şeytanlar inkâr etti. Onlar, insanlara sihri ve Babil'deki iki meleğe Harut'a ve Marut'a indirileni öğretiyorlardı. Oysa o ikisi "Biz, yalnızca bir fitneyiz, sakın inkâr etme" demedikçe hiç kimseye bir şey öğretmezlerdi. Fakat onlardan erkekle karısının arasını açan şeyi öğreniyorlardı. Oysa onunla Allah'ın izni olmadıkça hiç kimseye zarar veremezlerdi. Buna rağmen kendilerine zarar verecek ve yarar sağlamayacak şeyi öğreniyorlardı. Andolsun onlar, bunu satın alanın, ahiretten hiç bir payı olmadığını bildiler; kendi nefislerini karşılığında sattıkları şey ne kötü; bir bilselerdi. BAKARA SURESİ / 102 *İman edenlerle karşılaştıkları zaman "İman ettik" derler. Şeytanlarıyla başbaşa kaldıklarında ise, derler ki "Şüphesiz, sizinle beraberiz. Biz onlarla yalnızca alay ediyoruz." BAKARA SURESİ / 14 *Ey insanlar, yeryüzünde olan şeyleri helal ve temiz olarak yiyin ve şeytanın adımlarını izlemeyin. Gerçekte o, sizin için apaçık bir düşmandır. BAKARA SURESİ / 168 *Ey iman edenler, hepiniz topluca "barış ve güvenliğe Silm'e, İslam'a girin ve şeytanın adımlarını izlemeyin. Çünkü o, size apaçık bir düşmandır. BAKARA SURESİ / 208 *Şeytan, sizi fakirlikle korkutuyor ve size çirkin hayasızlığı emrediyor. Allah ise, size kendisinden bağışlama ve bol ihsan fazl vadediyor. Allah rahmetiyle geniş olandır, bilendir. BAKARA SURESİ / 268 *Faiz yiyenler, ancak şeytan çarpmış olanın kalkışı gibi, çarpılmış olmaktan başka bir tarzda kalkmazlar. Bu, onların "Alım-satım da ancak faiz gibidir" demelerinden dolayıdır. Oysa Allah, alışverişi helal, faizi haram kılmıştır. Kime Rabbinden bir öğüt gelir de faize bir son verirse, artık geçmişi kendisine, işi de Allah'a aittir. Kim faize geri dönerse, artık onlar ateşin halkıdır, orada sürekli kalacaklardır. BAKARA SURESİ / 275 *Ve meleklere "Adem'e secde edin" dedik. İblis hariç hepsi secde ettiler. O ise, diretti ve kibirlendi, böylece kafirlerden oldu. BAKARA SURESİ / 34 *Fakat Şeytan, oradan ikisinin ayağını kaydırdı ve böylece onları içinde bulundukları durumdan çıkardı. Biz de "Kiminiz kiminize düşman olarak inin, sizin için yeryüzünde belli bir vakte kadar bir yerleşim ve meta vardır" dedik. BAKARA SURESİ / 36 *İki topluluğun karşı karşıya geldikleri gün, sizden geri dönenleri, kazandıkları bazı şeyler dolayısıyla şeytan onların ayağını kaydırmak istemişti. Ama andolsun ki, Allah onları affetti. Şüphesiz Allah, bağışlayandır, yumuşak olandır. AL-İ İMRAN SURESİ / 155 *İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü'minlerseniz, Ben'den korkun. AL-İ İMRAN SURESİ / 175 *Fakat onu doğurduğunda Allah onun ne doğurduğunu daha iyi bilirken dedi ki "Rabbim, doğrusu bir kız çocuğu doğurdum. Erkek ise, kız gibi değildir. Ona Meryem adını koydum. Ben onu ve soyunu o taşa tutulmuş kovulmuş şeytandan Sana sığındırırım." AL-İ İMRAN SURESİ / 36 *Onlar, O'nu bırakıp da bir takım dişilere taparlar. Onlar o her türlü hayırla ilişkisi kesilmiş şeytandan başkasına tapmazlar. NİSA SURESİ / 117 *Ve onlar, mallarını insanlara gösteriş olsun diye infak ederler, Allah'a ve ahiret gününe de inanmazlar. Şeytan, kime arkadaş olursa, artık ne kötü bir arkadaştır o. NİSA SURESİ / 38 *Sana indirilene ve senden önce indirilene gerçekten inandıklarını öne sürenleri görmedin mi? Bunlar, tağut'un önünde yargılanmayı istemektedirler; oysa onlar onu reddetmekle emrolunmuşlardır. Şeytan da onları uzak bir sapıklıkla sapıtmak ister. NİSA SURESİ / 60 *İman edenler Allah yolunda savaşırlar; inkar edenler ise tağut yolunda savaşırlar öyleyse şeytanın dostlarıyla savaşın. Hiç şüphesiz, şeytanın hileli-düzeni pek zayıftır. NİSA SURESİ / 76 *Kendilerine güven veya korku haberi geldiğinde, onu yaygınlaştırıverirler. Oysa bunu peygambere ve kendilerinden olan emir sahiplerine götürmüş olsalardı, onlardan sonuç çıkarabilenler, onu bilirlerdi. Allah'ın üzerinizdeki fazlı ve rahmeti olmasaydı, azınız hariç herhalde şeytana uymuştunuz. NİSA SURESİ / 83 *Onları ne olursa olsun şaşırtıp saptıracağım, en olmadık kuruntulara düşüreceğim ve onlara kesin olarak davarların kulaklarını kesmelerini emredeceğim ve Allah'ın yarattıklarını değiştirmelerini emredeceğim." Kim Allah'ı bırakıp da şeytanı dost veli edinirse, kuşkusuz o, apaçık bir hüsrana uğramıştır. NİSA SURESİ / 119 *Şeytan Onlara vaadler ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va'detmez. NİSA SURESİ / 120 *Ey iman edenler, içki, kumar, dikili taşlar ve fal okları ancak şeytanın işlerinden olan pisliklerdir. Öyleyse bunlardan kaçının; umulur ki kurtuluşa erersiniz. MAİDE SURESİ / 90 *Gerçekten şeytan, içki ve kumarla aranıza düşmanlık ve kin düşürmek, sizi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçtiniz değil mi? MAİDE SURESİ / 91 *Böylece her peygambere, insan ve cin şeytanlarından bir düşman kıldık. Onlardan bazısı bazısını aldatmak için yaldızlı sözler fısıldarlar. Rabbin dileseydi bunu yapmazlardı. Öyleyse onları yalan olarak düzmekte olduklarıyla başbaşa bırak. EN'AM SURESİ / 112 *Üzerinde Allah'ın isminin anılmadığı şeyi yemeyin; çünkü bu fısk'tır yoldan çıkıştır. Gerçekten şeytanlar, sizinle mücadele etmeleri için kendi dostlarına gizli çağrılarda bulunurlar. Onlarla itaat ederseniz şüphesiz siz de müşriklersiniz. EN'AM SURESİ / 121 *Hayvanlardan yük taşıyan ve yünlerinden, tüylerinden döşek yapılanları da yaratan O'dur. Allah'ın size rızık olarak verdiklerinden yiyin ve şeytanın adımlarına uymayın. Çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır. EN'AM SURESİ / 142 *Onlara, zorlu azabımız geldiği zaman yalvarmaları gerekmez miydi? Ama onların kalpleri katılaştı ve şeytan onlara yapmakta olduklarını çekici süslü gösterdi. EN'AM SURESİ / 43 *Ayetlerimiz konusunda alaylı tartışmalara dalanlar onlar bir başka söze geçinceye kadar onlardan yüz çevir. Şeytan sana unutturacak olursa, bu durumda hatırlamadan sonra, artık zulmeden toplulukla beraber oturma. EN'AM SURESİ / 68 *De ki "Bize yararı ve zararı olmayan Allah'tan başka şeylere mi tapalım? Allah bizi hidayete erdirdikten sonra, şeytanların ayartarak yerde şaşkınca bıraktıkları, arkadaşlarının da "Doğru yola, bize gel" diye kendisini çağırdığı kimse gibi topuklarımız üzerinde gerisin geri mi döndürülelim?" De ki "Hiç şüphesiz Allah'ın yolu, asıl yoldur. Ve biz alemlerin Rabbine kendimizi teslim etmekle emrolunduk." EN'AM SURESİ / 71 *Onlara kendisine ayetlerimizi verdiğimiz kişinin haberini anlat. O, bundan sıyrılıp-uzaklaşmış, şeytan onu peşine takmıştı. O da sonunda azgınlardan olmuştu. A'RAF SURESİ / 175 *Andolsun, biz sizi yarattık, sonra size suret verdik, sonra meleklere "Adem'e secde edin" dedik. Onlar da İblis'in dışında secde ettiler; o, secde edenlerden olmadı. A'RAF SURESİ / 11 *Allah Dedi "Sana emrettiğimde, seni secde etmekten alıkoyan neydi?" İblis Dedi ki "Ben ondan hayırlıyım; beni ateşten yarattın, onu ise çamurdan yarattın." A'RAF SURESİ / 12 *Allah "Öyleyse ordan in, orda büyüklenmen senin hakkın olmaz. Hemen çık. Gerçekten sen, küçük düşenlerdensin." A'RAF SURESİ / 13 *O da "İnsanların dirilecekleri güne kadar beni gözleyip ertele." dedi. A'RAF SURESİ / 14 *Allah "Sen gözlenip ertelenenlerdensin" dedi. A'RAF SURESİ / 15 *Dedi ki "Madem öyle, beni azdırdığından dolayı onları insanları saptırmak için mutlaka senin dosdoğru yolunda pusu kurup oturacağım." A'RAF SURESİ / 16
kuranda yer alan konular, kuranı kerimin konuları, Kuranı Kerimde Yer Alan Konular nelerdir İnanç ve inanç esasları Kuranda önemli bir yer tutmaktadır. Çünkü iman dinin temelini oluşturmaktadır. Kuran-ı Kerimde yer alan konular, Kur'an'ın temel konuları şunlardır; İman ve tevhid Allah'ın varlığı ve birliği başta olmak üzere sıfatları, isimleri ve yaratıcılığıyla ilgili ayetler Nübüvvet Başta Hz Muhammed sav olmak üzere peygamberler ve peygamberlik, kitaplar ve melekler ile ilgili ayetler Ahiret Kıyamet Öldükten sonra hayatın varlığı, hesap, mizan Cennet ve Cehennem Vaad ve vaid Allah'ın emirlerine uyan ve yasaklarından kaçınanların cennetle mükâfatlandırılacağı, Allah'a isyan edenlerin de cehennemle cezalandırılacağı İbadetler Bir müminin yapmakla yükümlü olduğu namaz, oruç, hac, zekât gibi ibadetler Muamelat İslam Hukuku Fert, toplum ve devlet ilişkilerini düzenleyen bir takım hükümler, hukuk kuralları Alışveriş, emanet, bağış, vasiyet, miras, aile hayatı, nikâh ve boşanma gibi temel hükümler Ukubat İslam Ceza Hukuku Toplumun düzenini bozan, temel hak ve hürriyetleri tehdit eden ve insan haklarını çiğneyen kişilere uygulanacak cezalar Ahlak Kişinin her zaman ve zemine uyması gereken; ana-babaya hürmet, insanlara iyi davranma, haram olan şeyler, kötülükler ve bunlardan kaçınma, doğruluk, merhamet, sevgi gibi konular Nasihat ve tavsiyeler Allah'ı, ahireti, hesabı unutmama, dünyaya bağlanmama gibi konulardaki tavsiyeler İlmi gerçekler ve tefekkür Aklımızı kullanma, tefekkür etme, kâinatta var olan hakikatleri araştırma emirleri Geçmiş milletlerin kıssaları Eski dönemlerde yaşamış peygamberler, kötülük önderleri ve değişik toplumlardan bahseden olaylar Dua ve zikir Allah'la irtibatı sürekli kılacak dua ve Allah'ı anma ifadeleri Cihad ve şehadet Dini ve kutsal olanı korumaya yönelik, sürekli diri ve canlı olmayı, hazırlıklı olup gerektiğinde Allah yolunda canımızı vermemizi emreden ayetler.
kuranı kerimde allah ın varlığı ile ilgili ayetler