20The soul is neither born nor dies; it has neither been doÊar ne de because ólúr; ne yaratılmıËtır de yaratılanor Ruh will ne it be created, it is unbornneand eternal. caktır, Ôúnkú o doÊumsuzdur ve ebedÅdir. O hep genÔtir, ama It is ever-youthful, yet ancient. It is not destroyed when kadimdir.
Çiğbalık yiyince ne olur? Çiğ tüketime dikkat! Ayrıca özellikle büyük balıkların (ton ve somon gibi) yüksek miktarlarda tüketimi, doğal olarak içlerinde var olan yüksek cıva ve merküri seviyeleri nedeniyle civa ve merküri zehirlenmesine yol açabilir.
Hamilelikteyenmemesi gereken yiyeceklerden kaçınmak, sizin ve bebeğinizin güvenli ve sağlıklı olmasını sağlar. Aşağıda, böyle olmazsa olmaz yiyeceklerin bir listesini veriyoruz. 1. Civa içeren balıklar: Köpek balığı, kılıç balığı, kral uskumru ve kiremit balığı gibi balıklar yüksek cıva seviyelerine sahiptir ve
Gıda zehirlenmesine ne iyi gelir? Gıda zehirlenmesi başlangıç seviyesinde ise evde bazı gıdalarla geçirmeniz mümkün. Ancak yine de doktor kontrolünde tüketmeye dikkat edilmesi gerekir.
Gıda zehirlenmesine ne iyi gelir derseniz şunları önerebiliriz: Potasyum yönünden oldukça zengin olan muz, gıda zehirlenmesinin zararlı etkilerini yok edecektir, yenilmeli veya suyu içilmeli. Bir çorba kaşığı bala karıştırılıp içilen zencefil suyu zehirlenme durumundaki mide ağrılarını yok edecektir.
RamazanDEMİR - GEZİ İÇİN TENCERE TAVA.. KENT MEYDANINA HAVA CİVA! GEZİ İÇİN TENCERE TAVA.. KENT MEYDANINA HAVA CİVA! " Kabak tadı verdi.. !" Karşılığını verecektir "Gezi Parkı " protestoları için. İlk iki-güç gün niyetler halisti. Mesele AVM v eya benzeri yapılar için " Gezi Parkı "na kıyılmamasıydı.
SlhVpOq. Gıda zehirlenmeleri hem Türkiye’de hem de dünyada çok sık karşılaşılan zehirlenme türlerinden biridir. Bakteri toksinleri ve ya mikroorganizmaların sebep olduğu gıda bozulmalarında, bozulmuş gıdanın tüketilmesinin ardından meydana gelen bir durumdur. Gıda zehirlenmesine ne iyi gelir? Gıda zehirlenmesi nasıl anlaşılır? Gıda zehirlenmesinde ilk neler yapılmalıdır? İşte gıda zehirlenmesi ile ilgili detaylar. Gıda zehirlenmesi gıdaların işlemesi, depolanması, taşınması veya üretilmesi sırasında oluşan hijyen yetersizliği nedeni ile bozulan gıdaların tüketilmesi ile ortaya çıkar. Gıda zehirlenmesinin bazı belirtileri ile tanı hemen koyulabilir ve tedavi uygulanır. Bazen gıda zehirlenmeleri ciddi sonucalar doğursa da genel olarak evde kolayca tedavi edilebilen ve hafif atlatılabilen bir durumdur. Çok ciddi boyutlarda olmayan bir gıda zehirlenmesinde evde tedavi yöntemleri zehirlenmesine ne iyi gelir?Gıda zehirlenmesinin ciddi olmadığı durumlarda bazı besinlerin tüketilmesi ve çeşitli yöntemlerle kolayca tedavi edilerek hafifçe atlatılacak bir durumdur. Gıda zehirlenmesine iyi gelen evde uygulanabilecek yöntemlerZencefil Bağışıklık, sindirim, solunum sitemleri gibi birçok sistemin hastalıkların da kullanılan doğal yöntemlerden biri zencefildir. Zencefil gıda zehirlenmesinde ortaya çıkan her sindirim sorununun düzelmesinde ve kişinin rahatlamışında oldukça iyi bir bitkidir. Gün içerisinde birkaç bardak zencefil çayı iyi Sirkesi Doğal olan elma sirkesi bağırsak ve mide sorunlarının tedavisinde etkili bir gıdadır. Elmas sirkesi asidik bir gıda olsa dahi vücuda alındığında çeşitlik metabolik evrelerden sonra alkali olmaktadır. Bu nedenle gıda zehirlenmesi belirtilerinin giderilmesi için elma sirkesi kullanılabilir. Bir fincan sıcak su ve iki çorba kaşığı elma sirkesi karıştırılarak yemeklerden önce Limon bir mineral ve vitamin deposudur. Aynı şekilde antibakteriyel, antiviral ve antiinflamatuar özellikle bulunan zengin bir gıdadır. Gıda zehirlenmelerinde bakterileri öldürür. Bir yemek kaşığı kadar limonsuyu içerisine yarım çay kaşığı kadar şeker karıştırılıp, bir günde 2 ya da 3 kez tüketilmelidir. Bağışıklık sistemini desteklemek, metabolizmayı çalıştırmak ve vücudu temizlemek için her sabah içilecek olan bir bardak su içerisine yarım limon suyu sıkılarak Bağışıklık ve sindirim sistemi üzerinde çok faydası olan bir bitkidir. Fesleğen mide sağlığını destekler. Antimikrobiyal özelliği de bulunan bir bitkidir. Bu nedenle gıda zehirlenmelerinde kullanılması tedavi edici olacaktır. Bir bardak kaynamış su içerisine atılan fesleğenle, 10 dakika demlendikten sonra ister sade, ister bal ile Mantar önleyici, anti bakteriyel ve antiviral özellikleri olan sarımsak gıda zehirlenmelerinde oluşan bağırsak ve mide sorunlarının tedavi edilmesini sağlar. Sarımsak suyu veya çiğ sarımsak etkinin hızlı şekilde gerçekleşmesini sağlar. Bir çay bardağı kadar su içerisine birkaç diş sarımsak konulur ve 5 dakika kaynatılır. Ardından ılık şekilde bu su Mineral ve vitamin deposu olan bir yiyecektir. İçerdiği yüksek orandaki potasyum minerali gıda zehirlenmesinin vücutta meydana getirdiği kötü etkilerin giderilmesine yardımcı olur. Kolay sindirildiği için gıda zehirlenmesinin ardından tüketilebilecek besinlerden birisidir Vücuttan uzaklaştırılan minerallerin tekrar yerine konabilmesi içinde tüketilmesi zehirlenmesi nasıl anlaşılır?Gıda zehirlenmeleri neden göre farklı belirtiler gösterebilir. Genel olarak görülen ilk belirtiler; karın krampları, ishal, kusma, bulantı şeklindedir. Belirtiler genel olarak gıda tüketiminin üzerinden 2 ila 6 saat aralığında ortaya çıkmaya başlar. Belirtilerin şiddeti ve zehirlenmenin ciddiyeti tüketilen gıda miktarı ile doğru orantılıdır. Halsizlik, susuzluk, kanlı dışkı, yeşil renkte kusma, mide ağrısı, ateş, baş ağrısı ve iştahsızlık gibi belirtilerden çoğu bir arada yeşil renkte kusmak gıda zehirlenmesine direk işaret etmektedir. Bir kişide bu belirtilerin tamamı ya da birçoğu bir arada bulunuyorsa gıda zehirlenmesi meydana geldiği kolayca anlaşılabilir. Hastanede ise belirtilerin yanında gaita testinin yapılmasıyla da teşhis konulur. Dışkıda kan olması da önemli belirtilerdendir. Hekim tarafından vücut ısısı, solunum hızı, nabız, tansiyon gibi genel ve fiziksel değerlendirmeler ile de anlaşılabilir. Aynı yiyecek veya içeceği tüketmiş olan kişiler de belirti gösteren herkes gözlemlenir ve tüketilen gıdadan alınan bir numune hangi bakterinin ya da virüsün gıda zehirlenmesine neden olduğu zehirlenmesinde ilk neler yapılmalı?Gıda zehirlenmesi yaşayan bir kişinin hekime başvurmadan önce yapması gerekenler vardır. Genel olarak besin zehirlenmesi sonucu meydana gelen ishal ve kusma gibi rahatsızlıklar vücuttan sıvı atılmasına neden olur. Ciddi oranda kişi su kaybedebilir. Bu nedenle ilk olarak kaybedilen sıvının yerine konması önemlidir. Su tüketmek bu noktada kişide yüksek tansiyon hastalığı bulunmuyorsa kişi tuzlu ayran, limonlu soda içmelidir. Böylece vücuttan atılan mineral değerleri yerine konulmuş olur. Meyve sularının tüketimi posa varlığı nedeni ile önerilmemektedir. Sıvı kaybının yerine konabilmesi için çay da ishal ilaçları ya da bazı karışımlar ile ishal durdurulmalıdır. İshalin durdurulabilmesi içim aynı oranlarda su ve limon suyunun içerisine konulacak olan bir miktar kuru kahve karıştırılır. Bu karışım tek seferde içilebilir. Aynı zamanda hasta ilk olarak kusturulmalıdır. Midede bulunan henüz sindirilmemiş ve kana karışmamış olan zehirlenmeye yol açmış gıda kusturularak vücuttan dışarı atılmalıdır. Kişinin durumu ağırsa mutlak hastaneye götürülmelidir. Gıda zehirlenmesi meydana geldiğinde ilk saatlerde katı hiçbir gıdanın tüketilmemesinin yanında sıklıkla sıvı gıdalar tüketilmelidir. Mutlaka kişi rahatsız olan kişi sakin olmalı ve panik yapmamalıdır.
Hayvanlarda Zehirlenmeler, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilinmesi gerekenleri aşağıdaki gibi sıralamaya çalıştık. Ruminantlarda zehirlenme olguları sık gözlenir. Tanıda anamnez, beslenme ve çevre şartları, klinik ve otopsi bulguları ile zehirli madde analizleri birlikte değerlendirilmelidir. Zehir bilindiğinde veya kuvvetli şüphe olduğunda ilk olarak spesifik antidot ve semptomatik tedavi Zehirlenmeler Kurşun Zehirlenmesi ve Belirtileri Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde kurşun zehirlenmesi, özellikle endüstri bölgelerinde görülebilmektedir. Ayrıca, yoğun çevre kirlenmesi sorunları ile karşı karşıya bulunan bölgelerde sığırlar için önemli bir problemdir. Özellikle meraların yakınında ağır sanayi tesislerinin bulunması, hayvanların çöplüklerde otlamaları büyük sıkıntılar yaratabilir. Ayrıca, trafik yükü çok fazla olan yolların kenarlarında meraların su baskınına uğraması da problem kaynakları arasındadır. Bununla birlikte çöplerin çeşitli yollarla meralara dağılması veya yer altında gömülü çöplerden kaynaklanan sızıntılar da büyük problem kaynağıdır. Bir sığırın 1 kg. canlı ağırlık için günde 6-7 mg miktarında kurşun alması veya rasyonun içinde 100-200 ppm. Kurşunun bulunması halinde belirsiz bir zaman sonra kronik kurşun zehirlenmesi ortaya çıkar. Akut zehirlenme olaylarında, akut toksik dozdaki kurşunun alınmasından 12-24 saat sonra belirtiler ortaya çıkar. Ve hayvan bir iki gün içinde ölür. Daha çok buzağılarda görülür. Akut zehirlenmelerde sığır, koyun ve keçilerde aniden beliren sürekli böğürmeler ve şiddetli karın sancıları ilk görülen belirtilerdir. Laktasyondaki hayvan sütten kesilir, geviş getirme azalır. İşeme ağrılı ve sık yapılır. Sığırlar kuduza benzer belirtiler gösterir. Sürekli uyarı halindedir. Kas spazmları ve tetani durumları ilk belirtilerle başlayıp ölüme kadar şiddet ve sıklığını artırarak sürdürür. Kurşun zehirlenmesi, kuduz, yalancı kuduz, serebrokortikal nekroz, tetanoz, mantar zehirlenmeleri ile karıştırılabilir. Arsenik Zehirlenmesi ve Belirtileri Sodyum arsenit, potasyum arsenit, sodyum arsenilat gibi birçok organik ya da anorganik arsenik bileşiği tarımda yabani ot mücadelesinde kullanılmaktadır. Yeni ilaçlanmış tarlaya hayvanların girmesi halinde zehirlenme olayları ortaya çıkabilir. Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde arsenikle zehirlenmelerde şunlar görülür. Sancı, huzursuzluk, inleme, diş gıcırtısı, bitkinlik, salya akıntısı, solunum güçlüğü, ishal. İleri dönemlerde dehidrasyon su kaybı, depresyon ve koma görülür. Teşhiste civa zehirlenmesi, kuşun zehirlenmesi, salmonellosis ile karışabilir. Akut zehirlenmelerde idrarda, rumen içeriğinde, kronik zehirlenmelerde, kıllarda arsenik tayini yapılabilirse teşhis kesinleşir. Tedavi Arsenik zehirlenmelerinde tavsiye edilecek antidotlar Sodyum tiyosülfat 15-30 gr, %15 solusyon halinde ilk doz olarak damar içi olarak verilir. Daha sonra dozlar 30-60 gr’a çıkartılır. Bunlar ağız yoluyla 6 saat aralıklarla verilir. Diğeri de dimerkaprol’dur. Hayvanlarda Zehirlenmeler Bakır Zehirlenmesi Bağ ve bahçelerde fungusit olarak kullanılan maddelere dikkat edilmelidir. “Bordo bulamacı” ve benzeri bakır preparatları ile ilaçlanmış yerlerde sığırların uzun süre otlamaları kronik bakır zehirlenmelerine yol açmaktadır. Akut zehirlenmelerde sancı, ishal, dehidrasyon, dolaşım şoku ve koma şekillenir. Biraz daha dayanıklı olabilenlerde, sindirim semptomlarına ek olarak, depresyon hali, kaslarda takatsizlik, hemoglobinüri ve sarılık şekillenir. Kronik bakır zehirlenmelere sığırlarda nadiren rastlanmaktadır. Karaciğerde biriken bakır kritik bir düzeye yükseldiğinde, birdenbire hemolitik kriz şekillenir. Sarılık, hemoglobinüri, nabzın zayıflaması sonucu koma ve ölüm şekillenmektedir. Tedavi Akut bakır zehirlenmelerinde sindirim sistemi hızla boşaltılır. Süt, albumin ve benzeri müsilajlı ve sarıcı maddeler verilerek sindirim kanalı irkiltiye karşı korunur. Ve bakır albüminat oluşturarak zehirin daha fazla emilmesi önlenir. Emilen zehire de 3 mobilizan ve atılmayı hızlandırıcı madde olarak damar içi yolla sodyum tiyosülfat verilir. Hayvanlarda Zehirlenmeler Tuz Zehirlenmesi ve Belirtileri Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde Sodyum klorür, hayvanların yaşamı için gerekli olan mineral tuzların en başında yer almaktadır. Sığırların rasyonlarında normal olarak %1 dolayında tuz bulunması gereklidir. Aksi halde hayvanlar duvarları ve birbirlerini yalamak suretiyle tuz ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırlar. Fazla tuz verilmesi durumunda bol miktarda su içmek suretiyle tuzu atmaya çalışırlar. Dışkı birkaç gün sulu kıvamda olur. Günlük su miktarı artar Fazla miktarda tuz alan hayvanlar su içemedikleri taktirde, zehirlenme belirtileri ortaya çıkmaktadır. Kusmak ister gibi hareketler, sancı, dışkıda mukus miktarında artış görülür. Ayrıca, poliüri ve kanda hematokrit değerin artması yani kanın koyulaşması gibi belirtiler görülmektedir. Sağıtım Hayvana sık sık su içirilmelidir. Flor Zehirlenmesi Flor, dişlerin ve kemik dokusunun yapısına giren bir elementtir. Normal olarak, rasyonda 1-2 ppm civarında flor bulunması gereklidir. Sığırlar, rasyondaki floru 50 ppm seviyesine kadar olan kısmını rahatlıkla tolere edebilirler. Yemlerde ve içme sularındaki florun toksik olup olmaması flor bileşiğinin suda erirliği ile yakından ilgilidir. İçme sularında 10 ppm miktarına kadar flor nisbeten iyi tolere edilmektedir. Sularda 30 ppm, yemlerde 100 ppm civarında flor bulunması halinde birkaç ay içerisinde kronik flor zehirlenme belirtileri ortaya çıkmaya başlamaktadır. Hayvanın 1 kg canlı ağırlığı başına 1 mg miktarda flor alması, kronik flor zehirlenmesi için yeterli olmaktadır. Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde Akut flor zehirlenmesi ender rastlanılan bir olaydır. Pratikte asıl önemli olan, kronik flor zehirlenmesidir. Volkanik patlamalar ve volkanik küller çevredeki meraları bulaştırırlar. Tarlalara gübre olarak atılan yada hayvan yemlerinde fosfor kaynağı olarak kullanılan yem katkı maddelerine dikkat edilmelidir. Özellikle de doğal fosfat kayalarından elde edilen süperfosfat gübreleri hayvanlarda flor zehirlenmesinin sebebi olabilir. Çünkü, fosfat kayalarının içinde %2-4 oranında flor bulunabilmektedir. Floru yeterince arındırılmadan yemlere katılan fosfatlar tehlike yaratabilmektedir. Patognez Flor bir doku zehiridir. Yem ve sularla alınan flor, midedeki asit ortamda hidroflorik asite dönüşerek sindirim mukozasını irkiltir. Florun en önemli zararı, kemik ve diş dokuları üzerinde gerçekleşmektedir. Vücut barsaklardan emdiği floru kemik ve dişlerde biriktirir, idrar ile yavaş yavaş atar. Bu birikim sırasında ekzostozlar, eklem deformasyonları ve diş dökülmeleri ortaya çıkar. Belirtileri Akut flor zehirlenmelerinde hastalık birden başlar. Muhtelif sinirsel bozukluklar ortaya çıkar ve hayvan birkaç saat içinde ölür. Kronik flor zehirlenmesinde ise, büyüme çağındaki hayvanlarda süt dişleri dökülür. Kalıcı dişlerde bozukluk, gelişme geriliği, eklemlerde deformasyonlar, uzun kemiklerde eğilmeler gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu nedenle Çiğneme güçlüğü, tutuk yürüyüş ve topallık gibi semptomlara sık rastlanır. Sağıtım Akut flor zehirlenmelerinde, damar içi kalsiyum infuzyonları , kronik zehirlenmelerde ise, parenteral yollarla sık sık kalsiyum verilmelidir. Ayrıca, yemlere hayvan başına her gün 30 gr aluminyum sulfat eklenmesi önerilir. Hastalar, bulaşık meradan veya bölgeden hemen uzaklaştırılarak, başka bölgelerden getirilen yemlerle beslenmelidirler. GÜBRE ZEHİRLENMELERİ Nitrat Zehirlenmesi Sığırlar, tarımda gübre olarak kullanılan nitratları tüketebilmektedirler. Gübrelerin depolandığı yerlere girerek yanlışlıkla gübreyi yiyen sığırlarda akut zehirlenme belirtileri ortaya çıkmaktadır. Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde en önemli olan zehirlenme şekli kronik nitrat zehirlenmeleridir. Bu özellikteki olayların çoğu gizli seyrettiği için fazla dikkate alınmamaktadır. Kronik nitrat ziherlenmelerinin sebebi, rasyonun içinde bulunan yem maddelerinin yapısında fazla miktarda nitrat bulunmasıdır. Veya içme sularının nitrat ve nitritler bakımından zengin olmasıdır. Nitrat bakımından zengin olan başlıca bitkiler şunlardır. Yulaf samanı, arpa samanı, buğday samanı, sudan otu, pancar yaprağı, pancar posası. Ayrıca, hardal, geven, sorgum, darı, süpürge otu ve benzeri bitkilerdir. Tarımda yabani ot mücadelesinde kullanılan herbisit ilaçları da bitkilerin topraktaki nitratlardan daha fazla yararlanmasını sağlar. Herbisit kullanılan tarım arazisinden hasat edilen yem maddelerinde nitrat miktarı daha yüksek olmaktadır. Yem ham maddelerinin depolanma biciminin de nitrat miktarı üzerine etkisi olabilmektedir. Örneğin silajdaki anaerobik fermentasyon şartlarında, bakteriler nitratların önemli bir bölümünü fermentatif yolla redükte ederek, nitrit haline çevirirler. Yani silaj yemleri kuru yemlere göre daha az risk taşımaktadır. Belirtileri Akut nitrat ve nitrit zehirlenmelerinde ishal, sancı, hızlı solunum, solunum güçlüğü, sallantılı yürüyüş ve en sonunda koma görülmektedir. Kronik nitrat zehirlenmelerinde ise, solunum sistemi ile ilgili belirtiler dikkat çekmez. Bazı dokuların iyi beslenememesinden veya A vitamini noksanlığından ileri gelen belirtiler ön planda yer alır. Örneğin; sebebi bilinmeyen atipik sinirsel semptomlar gebe ineklerde yavru atma olayları fötüsün iyi gelişememesi buzağıların beklenenden daha küçük cüsseli doğmaları ve yeni doğan buzağılar arasında oldukça yüksek oranda konjenital anomaliler görülmesi gibi. Tedavi Akut nitrat – nitrit zehirlenmelerinde spesifik antidotu metilen mavisidir. Metilen mavisinin %1’lik solusyonundan 100 kg vücut ağırlığı için 20-60 cc miktarında damar içi yolla verilir. İlacın yarı ömrü 2 saattir. İkinci defa uygulama yapıldığında 6 saat kadar beklemek gerekir. Kronik nitrat zehirlenmelerinde meydana gelen lezyonla çoğunla dönüşümlü bozukluklardır. Rasyonun değiştirilmesi, nitrat bakımından zengin olduğu bilinen yem maddelerinden vazgeçilmesi veya onların rasyondaki oranlarının düşürülmesi gereklidir. Kalsiyum fosfor dengesiyle A vitaminin önemi çok büyüktür. Üre Zehirlenmesi Üre, protein olmayan azotlu madde olarak hayvan beslenmesinde fazla kullanılan bir maddedir. Ürenin hayvana tolere edebileceğinden fazla miktarda yedirilmesi. Veya üre beslemesine yeni başlayan işletmelerde alıştırma devresinde iken hayvana fazla miktarda üre verilmesi zehirlenmeye yol açmaktadır. Belirtileri Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde üre zehirlenmesi sonucu şunlar görülür. Titreme, sancı, huzursuzluk, yürümede zorluk, solunum sayısı artışı ve solunum güçlüğü görülür. Rumen sıvısı hafif alkalidir ve belirgin amonyak kokusu hissedilir. Tedavi Üre zehirlenmesinin spesifik antidotu sirke asiti veya sirkedir. 2-4 litre miktarında sirke birkaç misli su ile sulandırılarak içirilir. Rasyonda kolay fermente olabilir. Karbonhidrat miktarı arttırılır. Melas veya pekmez verilmesi yararlı olabilir. Hayvanlarda Zehirlenmeler ZEHİRLENMELER Yabancı ot mücadelesinde kullanılan herbisit ilaçların toksisitesi genellikle çok düşüktür. Ancak meraya veya kültür arazisine atılan ilacın miktarının yüsek olması ve zehirlenme riski önemli ölçüde artar. a. Tarımda Kullanılan Arsenik Herbisitler Sodyum arsenik ve arsenik trioksit; pamuk tarımında bitkinin yapraklarını dökerek makineyle hasat yapmak amacıyla kullanılır. Akut toksik doz 22-55 kg kadardır. Az miktarlarının uzun süre alınması ile kronik zehirlenme meydana gelir. Sancı, ishal ve dehidrasyon semptomlarıyla seyreder ve öldürücüdür. b. Dinitro Bileşiği Herbisitler Dinitrofenoller ve dinitrokrezol deri youl ile emilirler. Yeni ilaçlanmış tarlaya hayvanların girmesi halinde zehirlenme tehlikesi ortaya çıkabilir. Yüksek ateş, solunum güçlüğü, taşikardiaşırı kalp çarpması ve konvulzüyonla kasılmalarla seyreder. Bilenen bir tedavi şekli yoktur. Hasta serin ve gölgeli bir yere alınır. Parenteral yolla, glikoz infuzyonu ve ayrıca A vitamini takviyesi yapılır. Atropin sülfat ve klorpromazin takviyeleri de yapılabilir. c. Sodyum Klorat Herbisit olarak kullanılır. Sığırlar, Sodyum kloratı aynen tuz gibi yerler. Kaza eseri olarak bu ilacın hayvan tarafından yenilmesi veya yüksek dozda herbisit atılan tarlalarda hayvanların otlaması sonucu zehirlenme oluşur. Tedavide metilen mavisi verilir. Metilen mavisinin tuzlu su içerisinde verilmesi gerekmektedir. 2. PESTİSİTLERLE ZEHİRLENMELER a. Organik Klorlu İnsektisitlerle Zehirlenmeler Bu grup içinde yer alan insektisitlerin başlıcaları şunlardır DDT, Aldrin, Dieldrin, Heptakor, Metksiklor, Klordan, Lindan ve Endrin vb. dir. Bunlardan bazıları hayvanlarda dış parazitlere karşı insektisit ilaç olarak kullanılmakta idi. Ancak yağ dokularında birikim yaparak besin kirlenmesi ve çevre sorunlarına karşı yol açtıkları için bunların kullanımı yasaklanmıştır. Belirtileri Hayvanlar önce korkak ve ürkektir. Sese, dokunmaya ve ışığa karşı duyarlılık göstererek, irkilme ve sıçrama hareketleri yaparlar. Konvulsiyonlar Kasılmalar nöbetler şeklinde devam eder. Eğer aldıkları zehir azsa nöbetler ve belirtiler azalır. Fakat günler geçmiş olsa da hayvanın sese ve dokunmaya karşı tepkileri fazladır. Tedavi Spesifik bir antidotu yoktur. Merkezi sinir sistemi üzerine uyarıcı etkilerini ortadan kaldırmak amacıyla, hipnotik ve sedatif etkili ilaçların kullanılması tavsiye edilir. Karaciğer hasarının önlenmesi için damar içi yolla kalsiyum glukonok ve kalsiyum boroglikonat veya glikoz tuzlu su çözeltilerinin verilmesi çok yararlıdır. Biryandan çarpıntıların önlenmesine çalışılırken diğer yandan da insektisitin vücuttan uzaklaştırılmasına yönelik uygulamalar yapılır. Şöyle ki, deri yoluyla meydana gelen bulaşma veya maruziyet halinde ilaçlı kısımlar tazyikli suyla yıkanır. Ağızdan olan zehirlenmelerde tuzlu sürgütlerle sodyum sulfat, magnezyum sulfat… vb. sindirim kanalı boşaltılır. b. Organik Fosforlu İnsektisitler ve Karbamatlarla Zehirlenmeler Tarımda bitki zararlılarına karşı ve hayvancılıkta dış parazitlere karşı kullanılan birçok organik forsforlu insektisit bileşik vardır. Örneğin, malathion, triklorfon, ronnel, ruelen ve diğerleri tanınmaktadır. Karbamatlardan tanınmış pestisit karbaril’dir. Tarımda kullanıldığı gibi, serpme toz halinde hayvanlarda dış parazit mücadelesinde geniş çapta kullanılmaktadır. Belirtileri Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde ilk dikkati çeken semptomlar muskarinik semptomlardır. Solunum sayısı artar, şiddetli dispne vardır. Ağızdan köpüklü salya akar, hayvan ağzını açıp dilini öne doğru uzatmak sureti ile nefes almaya çalışır. Akciğer heperemisi ve akciğer ödemi semptomları da görülür. Sonra gelç şekillenmektedir. Tedavi Sığır sürüsü zehirli bölgeden derhal uzaklaştırılır. Zehirlenme semptomları gösteren hayvan, nisbeten serin bir yere alınır . Zehir deri yolu ile alındı ise, vücut ılık sabunlu sularla yıkanır. Aksfeksi için atropin sulhfat uygulamasına geçilmelidir. Kas seyirmeleri, spazm ve sertliği ile felç şekillenmişse oksim bileşekleriyle önlenebilir. c. Rodendisitlerle Zehirlenmeler Fare mücadelesi amacıyla tarla ve ambarlara atılan fare zehirleri, bir çeşit yem niteliği de taşımaktadırlar. Bu nedenle, kaza eseri olarak sığırlar tarafından da yenilebilirler. Başlıca fare zehirleri şunlardır Sodyum Floroasetat, K vitamini antagonisti rodentisitler, Ada soğanı glikozitler vb. BİTKİSEL ZEHİRLENMELER MANTAR TOKSİNLERİ Yem maddelerinin usulune uygun şekilde depolanmaması, Biçilen ot ve diğer kaba yemlerin yağmur altında kalması, Yaş yemlerin iyi kurutulmadan depolanması %14’den yukarı rutubet içermesi, Depo ve siloların havalandırılmaması, Yem kitlesinin yığılı vaziyette aylarca bekletilmesi, aktarılmaması, ıslatılarak tavlanan yemlerin ahırda saatlerce bekletilmesi vs gibi nedenlerle yem maddeleri üzerinde çok miktarda küf mantarı üremektedir. Sığırlarda aflatoksikozis bunların başlıcaları; A. flavus, A. parasiticus ve A. puberulum dur. Bu mantarlar, özellikle yer fıstığı ve benzeri kök bitkilerde ve kötü şartlarda depolanan hububatta bol miktarda ürerler. Akut aflatoksikoziste fazla miktarda Aflatoksinin birden alınması halinde ortaya çıkar1 kg yemde 100 mikrogramdan yüksek miktarlardaki aflatoksin sığırlar için toksiktir. Akut olaylarda körlük; sallantılı yürüyüş; ataksi; koordinasyon bozuklukları; iştahsızlık; diş gıcırtısı; inleme; ishal gibi belirtiler görülür. Hastalığın ileri dönemlerinde felç ve koma hali, gebe ineklerde yavru atma olayları görülür. Kronik aflatoksikozis hastalıklara karşı direnci düşer. Klinik semptomlar ve otopsi bulguları spesifik değildir. Mantar toksinleri ile zehirlenmeler birçok hastalık ile karıştırılabilir. Mikotoksikosis’in tedavisi ve koruyucu önlemler Hayvanlarda zehirlenmeler, belirtileri ve tedavi yöntemleri içerisinde şüphe edilen yemin yedirilmesine son verilir. Dolayısıyla, Sürüler şüpheli meradan uzaklaştırılır. Semptomatik tedavide Damar içi yolla B1 vitamini, parenteral kalsiyum uygulamaları verilir. Damar içi veya peritonal yolla izotonik glukoz infuzyonu verilir. İshal ve dehidrasyonla seyreden olgularda elektrolit sıvılar verilir. Korunma Sığırları mantar toksinlerinin zararlarından korumak ve yem maddelerinin küflenerek sağlığa zararlı hale gelmesini önlemek için rutubet oranının %14’den fazla olmaması. Rutubet oranının %14’ün altına düşmeden depolanmaması. Kurutma sırasında yere ve sergene ince serilmesi, her gün karıştırılması veya alt üst edilmesi küflenmeyi önemli ölçüde önler.
Gıda zehirlenmesi, kontamine yiyeceklerin yenilmesi sonucu oluşan bir sağlık durumudur. Genellikle sağlıksız yiyeceklerden vücudumuza geçen bakteriler veya parazitler nedeniyle oluşur. Besinlerin hijyenik olmayan ortamlarda hazırlanması, hijyenik olmayan üretim veya işlenmesi yiyeceklerin kontamine olmasına neden olabilir. Bu duruma en sık neden olan patojenler, Salmonella ve Zehirlenmeye neden olan ne olursa olsun, bu durumun neden olduğu komplikasyonlar kişiyi zayıf bırakabilir ve iştahsızlığa neden olabilir. Gıda zehirlenmesi belirtilerinden bazıları ishal, mide ağrıları, şiddetli kusma, baş ağrısı, ateş ve halsizliktir. Midenizin dinlenmesini sağlayan ve hastalık sırasında vücudunuza bazı temel besin değerlerini sağlayan gıdaları tüketmek şarttır. Gıda Zehirlenmesi Sonrasında Yemeniz Öneriler Besinler Bol Sıvı Alımı Gıda zehirlenmesinin en önemli belirtilerinden biri, genellikle kusma nöbetleri sonrası belirgin hale gelen dehidratasyon vücudun susuz kalmasıdur. Vücut sık sık kusma nedeniyle su ve besin değerlerini kaybetme eğilimindedir. Böylece gittikçe susuz kalır. Bu nedenle mideyi yatıştırmak için bol sulu meyveli buz parçacıkları yemek, bu rahatsızlığa iyi gelir. Ağızda gelişmekte olan herhangi bir kötü tadı önlemek için, soğuk su veya meyve suyundan küçük yudumlar almaya çalışın. Bu kötü tat, enfeksiyon ve hastalıklara karşı kendini savunmak için çalışan kendi bağışıklık sistemimizin reaksiyonunun yanı sıra; vücuttaki patojenler tarafından serbest bırakılan toksinlerin bir sonucudur. Bu hastalık sırasında bir şey yemek ve içmeyi neredeyse imkansız kılan kötü bir tattır. Bu nedenle yavaş yavaş dehidratasyon ile başa çıkmak için taze hindistan cevizi suyu, taze limon suyu ile tuz ve şeker çözeltisi karışımı gibi tatlı içecekler deneyebilirsiniz. Gazlı içeceklerden kaçının bunların yerine bol su veya enerji verecek içecekler tercih edin. Bol bol su ve taze sıkılmış meyve suları içmeyi tercih edin ve kahve gibi vücudu daha da susuz bırakacak içeceklerden kaçının. Hafif Yiyecekler Hasta olmanızdan bir kaç saat veya bir gün sonra muz, elma, armut ya da papaya gibi taze meyveler küçük porsiyonlar halinde yemeye başlayabilirsiniz. Mideye bazı besin değerleri sağlamak amacıyla da, baklagiller ile birlikte pişirebileceğiniz haşlanmış pirinç yemeyi deneyebilirsiniz. Tost, çörek ve galeta gibi hafif gıdalar da yiyebilirsiniz. Eğer aç hissetmeye başladıysanız biraz tavuk suyuna çorba ya da çok hafif bir et suyuna çorba içebilirsiniz. Tavuk suyu çorbası beslenme açısından çok zengindir ve kendi tıbbi özellikleri vardır. Oldukça büyük bir ölçüde midenin yatışmasına ve sindirimine yardımcı olan nane ya da tarçın gibi taze otları çorbanıza ekleyin. Mide için henüz sindirmesi çok zor olacak ağır gıdalar ve yağlardan kaçının. Bu kural yoğurt hariç diğer süt ve süt ürünleri için de geçerlidir. Yoğurt oldukça hafif ve sağlık için çok faydalıdır özellikle mide sorunları yaşayanlar için birebirdir. Haşlanmış Sebzeler Aç kalmamak çok önemlidir. Gerekli besin ögelerini gerekli miktarda almak için sağlıklı besinler seçmek çok önemlidir. Bu nedenle bu hastalık döneminde haşlanmış sebzeler yemeniz çok faydalıdır. Sadece bazı sebzeleri haşlayıp çok fazla baharat eklemeden gerekli çeşnileri ekleyerek sağlıklı bir yemek yapabilirsiniz. Haşlanmış sebzelere tat vermek için zeytinyağı gibi yağlar besleyici kullanın. Bu şekilde hazırlanan bir yemek istemezseniz, sebzeleri fırında da pişirebilirsiniz. Bu hastalıktan kaçınmanın tek yolu size hijyenik görünmeyen restoran ve yiyeceklerden kaçınmaktır. Yemeklerinizi evde pişirmek böylece kullandığınız malzemelerin temizliğinden emin olmak, etlerin aceleyle değil güzelce pişirildiğinden emin olmak bu konuda yapabileceğiniz en önemli şeydir. Her yemekten önce ellerinizi yıkayın ve her zaman gıda kutularını kontrol edin. Kabarık bir görünen veya kapağını açarken kötü kokulu olan kutuları attığınızdan emin olun.
Yenilen yiyeceklerin taşıdığı bakteri ve virüslerden kaynaklanan gıda besin zehirlenmesi çok ciddi sonuçlara yol açabilen bir sağlık sorunu. Çoğunlukla kampilobakter enterit, E. Coli enterit, salmonella ya da staphylococcus aureus gibi bakterilerin yol açtığı gıda zehirlenmesini yeterince pişirilmeyen gıdalar, doğru saklanmayan besinler, temizliğine dikkat edilmeyen yiyecekleri tükettiğimizde yaşıyoruz. Gıda zehirlenmesi aynı anda ishal, kusma gibi durumlara yol açıyor ve bu da vücudun susuz, bitkin kalmasına, bağışıklık sisteminin çökmesine sebep oluyor. Öyleyse gelin gıda zehirlenmesinin ardından vücudunuzu eski haline getirecek doğal besinleri öğrenelim. "Gıda zehirlenmesi belirtileri nelerdir?", "Gıda Besin zehirlenmesine ne iyi gelir?" sorularını tek tek cevaplayalım. Gıda zehirlenmesi belirtileri nelerdir? Yemek yedikten sonra aşağıdaki belirtileri şiddetli bir şekilde yaşıyorsanız gıda zehirlenmesi yaşıyor olabilirsiniz. Bu durumda en kısa sürede bir doktora görünmeli ve hastaneye giderek tedavi olmalısınız. Mide bulantısı, kusma Karın ağrısı İshal Baş dönmesi, baş ağrısı Halsizlik, bitkinlik Mide krampları Kas ağrıları Hafif ateş Gıda zehirlenmesinin ilerleyen safhalarında bu belirtiler şiddetlenebilir ve sayısı artabilir. Bu yüzden gıda zehirlenmesinden şüphelendiğiniz anda hemen hastaneye gitmelisiniz. Gıda zehirlenmesine ne iyi gelir? Gıda zehirlenmesini evde tedavi etmeye çalışmamalı, bir uzmandan yardım almalısınız. Ancak ishal, kusma gibi belirtilerle devam eden gıda zehirlenmesinin ardından susuz kalan ve yorgun düşen bünyenizi bu besinlerin yardımıyla toparlayabilir ve daha hızlı iyileşebilirsiniz. Muz Potasyum açısından oldukça zengin olan muz, gıda zehirlenmesi sonucu ortaya çıkan bulantı, kusma, ishal gibi belirtilerin azaltılmasına yardımcı olur. Ayrıca yumuşak dokulu bir meyve olduğundan daha kolay sindirilebilir. Püre olarak yiyerek midenin onu daha kolay sindirmesine de yardımcı olabilirsiniz. Yoğurt Antibakteriyel özelliği olan yoğurt aynı zamanda içerdiği probiyotikler sayesinde gıda zehirlenmesine sebep olan bakterilerle savaşır. Çemen tohumu ise karın ağrılarına iyi gelir. Bu yüzden 1 çorba kaşığı yoğurta ekleyeceğiniz 1 çay kaşığı çemen tohumu hem mide ağrılarını azaltacak, hem de kusma ve bulantıya iyi gelecektir. Bal Antibakteriyel özelliği olan bir diğer besin bal da gıda zehirlenmesi sonrası mideyi rahatlatmak için kullanılabilir. Gıda zehirlenmesinde yaşanan mide sorunlarına çare olabilecek balı günde 3 kez birer çay kaşığı olarak da tüketebilir ya da limon suyuyla karıştırarak, bitki çaylarının içine bir çay kaşığı ekleyerek de içebilirsiniz. Sarımsak Sarımsak antifungal, antibakteriyel ve antiviral etkileriyle gıda zehirlenmesine yol açan bakterilerle savaşmada çok etkili. Bunun için bir çay bardağı suyun içine birkaç diş sarımsak atıp 5 dakika kadar kaynatıp içebilirsiniz. Dilerseniz sarımsağı çiğ olarak da tüketebilirsiniz. Yalnız tansiyon problemleriniz varsa sarımsak tüketimi konusunda dikkatli olmanızı öneririz. Fesleğen Vücutta oluşan mikroorganizmalarla mücadeleye yardımcı olan antimikrobiyal özellikler barındıran fesleğen gıda zehirlenmesine bağlı karın ağrılarını dindirmede oldukça etkili. Bunun için fesleğeni çay gibi demleyerek içine bal ekleyerek tüketebilirsiniz. Limon Anti-inflamatuar, antiviral ve antibakteriyel özelliklere sahip limon bildiğiniz gibi tam bir C vitamini kaynağı. Limonda bulunan asit, gıda zehirlenmesine sebep olan bakterilerin ölmesine yardımcı olduğu için 1 yemek kaşığı limon suyuna bir yarım çay kaşığı şeker ekleyip günde iki ya da üç kez içebilirsiniz. Zencefil Sindirim probleminin tedavisinde sık sık kullanılan zencefil gıda zehirlenmesi sonrası ortaya çıkan mide/karın ağrıları, kusma, mide bulantısı, ishalin geçmesinde de kullanılabilir. Özellikle öğle ve akşam yemeğinden sonra bir bardak zencefil çayı içmek bu şikayetlerinizin hafiflemesini sağlayacaktır. Tüm bunların dışında bol bol sıvı almayı unutmalısınız. İshal ve kusmanın ardından vücudun kaybettiği suyu geri koymak için bol bol su içmelisiniz. Ayrıca tavuk suyuna çorba ve bitki çayları da kendinizi çabucak toplamanızı sağlayacaktır. Geçmiş olsun!
Makalenin tıp uzmanı Yeni yayinlar Cıva zehirlenmesinin belirtileri , Tıbbi editör Son inceleme хTüm iLive içeriği tıbbi olarak incelenir veya mümkün olduğu kadar gerçek doğruluğu sağlamak için kontrol edilir. Sıkı kaynak bulma kurallarımız var ve yalnızca saygın medya sitelerine, akademik araştırma kurumlarına ve mümkün olduğunda tıbbi olarak meslektaş gözden geçirme çalışmalarına bağlanıyoruz. Parantez içindeki sayıların [1], [2], vb. Bu çalışmalara tıklanabilir bağlantılar olduğunu unutmayın. İçeriğimizin herhangi birinin yanlış, güncel değil veya başka türlü sorgulanabilir olduğunu düşünüyorsanız, lütfen onu seçin ve Ctrl + Enter tuşlarına basın. Merkür zehirlenmesi çeşitli şekillerde ifade edilir. Akut cıva zehirlenmesi baş ağrısına, yüksek ateşe, ishale, kusmaya ve birkaç gün sonra - artmış kanamaya, ağız boşluğunun ülserlerinin oluşumuyla birlikte stomatit oluşumuna neden olur. Karmaşık durumlarda, kalp yetmezliği, böbrek yetmezliği olabilir. İnterstisyel pnömoni gelişebilir. Zehirlenme içinde inorganik civa kompleksleri alırken sindirim organlarında metal tuzlarının zararlı bir etki görülmektedir. Kan ile veya olmadan bulantı, kusma nöbetleri eşlik hastalıklı mukus, bir enflamatuar süreç vardır, ishal için bir geçiş genellikle kanlı ile oyuk kesme abdominal hassasiyet. Daha sonra, bağırsak mukozası kapakların nekroz nekroz oluşturabilir. Vücudun ağır zehirlenme ile keskin ve masif çıkarılması, ölümcül bir sonuçtan sonra zehirli bir şoku tetikleyebilir. Kronik cıva zehirlenmesi, semptomlarda kademeli bir artışla oluşur tükürük, diş eti iltihabı ve ağız mukozası artar, dişler düşebilir. Çürüyen gümüşün bileşikleri cildin üzerine gelirse, kızarıklıktan zehirli dermatitin gelişmesiyle pul pul dökülmesine kadar hipersensitif bir süreç ortaya çıkabilir. Buna ek olarak, kronik civa zehirlenmesi, genel semptomlar eşlik eder artan sinirlilik, ışığı svetofobiey anormal saç büyüme hipertrikozis, ağrılı intoleransı, deri döküntüsü, eklemlerin şişmesi, özellikle el ve ayaklarda terleme artmıştır. Cıva organik kompleksleri ile akut zehirlenme, kronik zehirlenmeye benzer klinik semptomlar gösterir, bu nedenle bu tür formları ayırt etmek neredeyse imkansızdır. [1], [2], [3], [4], [5], [6], [7], [8], [9], [10] Zehirlenme için ne kadar cıva gereklidir? Bu metal benzersiz özelliklere sahiptir ve bilimsel ve teknik gelişmelere yaygın olarak kullanılmaktadır. ila + ° sıcaklık aralığında sıvı halde kalabilir, bu nedenle normal oda hava sıcaklığında problemsiz buharlaşır. Karasal atmosfer, diğer tabakalardan ve toprak kabuklarından gelen buharlı bir form ile sürekli olarak yenilenir, ancak çoğu Hydrargyrum Dünya'nın katı ve su kabuklarından gelir. Ayrıca, cıva hammaddelerinin işlenmesinde yer alan birçok sanayi kompleksinin yanı sıra cıva ekipmanı ve cıva bazlı ürünlerin üretimi de atmosfere buharlaşma kaynaklarıdır. Küçük bir civa konsantrasyonu da gaz, petrol ve kömür içerir yakarken, civa az miktarlarda serbest bırakılır. Bu işlemler sonucunda 1˟10-8 g civa buharı sürekli olarak 1 metreküp hava kütlesi içinde kalır. Bununla birlikte, havadaki cıva konsantrasyonu zehirlenmeye neden olabilecek kadar uzaktır, çünkü eş zamanlı olarak buharların atmosfere girmesiyle, periyodik olarak da ondan çekilirler. Çıngıraklı gümüş, hidrosfer, toprak vb. Tarafından emilir. Bu, doğrudan civa bileşikleriyle temas etmemiş olan insan vücudunun her zaman belirli bir miktarda metal içerdiğini izler. Dahası, bu, tam olarak, vücuda zarar vermeyen, vücuttaki fizyolojik süreçlerin normal seyri için gerekli olan miktardır. Kandaki içeriği ˂20 ng / ml olması gerektiği, ve idrarda 35 ng / ml, idrar> 150 μg / l'dir. Cıva zehirlenmesinin açık belirtileri, vücutta yeterli miktarda Hydrargyrum ile kendini gösterir kan> 500 ng / ml, idrar> 600 μg / l. Kronik zehirlenmenin gelişimini provoke edebilen cıva buharının konsantrasyonu, mg / m³ aralığındadır. Akut zehirlenme formu, ila mg / m³'lik bir konsantrasyonda bile gelişebilir. İki buçuk gram Hydrargyrum inhalasyonu ile ölümcül sonuç mümkündür. Hasar görmüş bir termometre doğrudan hasarın meydana geldiği bölgede yaklaşık 2 ila 3 maksimum mercury konsantrasyonunu yaymaktadır. Bu arada, sınırlayıcı konsantrasyon 0, 0003 mg / m³ bir indeks ile belirlenir. Çocuğu zehirlemek için izin verilen konsantrasyonu 1,5 kat aşmak yeterlidir. Cıva zehirlenmesi ne kadar tezahür eder? Cıva tuzları ile akut zehirlenme daha muhtemeldir ve civa buharı ile zehirlenmeden daha karmaşık bir yolla farklılık gösterir. Örneğin, ölümcül HgCl² miktarı 0,1 ila 0,4 g'dır Bazen ölümcül sonuç zehirlenmeden 2-4 hafta sonra gözlenmiştir. Yüksek konsantrasyonlarda civa tuzlarının etkisi 24-36 saat boyunca ölümcül bir duruma yol açar. Bununla birlikte, bu tür sonuçlar sadece cıva üretimindeki ve diğer öngörülemeyen durumlarda meydana gelen kazalarda ortaya çıkan ciddi zehirlenmeye işaret etmektedir. Vücudun üzerindeki düşük konsantrasyonda civaya maruz kalması durumunda zehirlenme fark edilmeden geçebilir veya kademeli olarak artar hepsi cıva miktarına bağlı olarak. Zehirlenmelerin büyük çoğunluğunda, civa vücuda buharlı veya tozlu bir şekilde girer, solunum veya sindirim yoluyla. Sindirim sistemi salınan zaman böbrekler yoluyla ve - - dışkı ile kan akımını girerse Metal atılabilir küçük miktarlarda vücuda varsa, o da herhangi bir temel özellikler olmadan çıkarılabilir. Yutulan metal, dokuya absorbe edilmeyen dışkılama sırasında değişmeden atılır. İntihar amaçlı bir kişinin 1 litrelik çınlayan gümüşten daha fazla içtiği bir vaka bilinmektedir. Sonuç olarak, karın ağrıları ile hastaneye yatırıldı ve 10 gün sonra herhangi bir zehirlenme belirtisi olmaksızın taburcu edildi. Çoğunlukla, küçük konsantrasyonlardaki cıva ile zehirlenme belirtileri o kadar düşüktür ki, diğer hastalıklar ile karıştırılabilirler sinir sistemi, sindirim veya solunum sistemi patolojisi. Bir çocuğun Merkür zehirlenmesi Bir çocuk civa zehirini bir yetişkinden çok daha kolay ve hızlı bir şekilde zehirleyebilir. İlk olarak, neyin yapılabileceğini ve yapamayacağını her zaman anlamıyor ve ikincisi, çocuk bedeni zararlı toksik maddelerden korunmuyor. Odaya bir cıva termometresi veya enerji tasarruflu bir ampul cıva içeren bırakmak yeterlidir ve civa buharı miktarı çocuğun zehirlenmesi için yeterli olacaktır. Durum daha da kötüye gidebilir çünkü küçük bir çocuk, termometrelere bağımsız olarak gidebilir ve kırılırken, “suçun izlerini gizleyin”, ebeveynlerine hiçbir şey anlatmadan. Son yıllarda, gıdalardaki cıva izleri daha yaygın hale gelmiştir. Çırpınan gümüş, ekinlerin gübre ve insektisitlerle işlenmesinden dolayı ekmeğin içinde görülür. Bazen balıklarda ve deniz ürünlerinde cıva bulunur. Cıva içeren ürünler kullanırken, çocuğun civa zehirlenmesi olduğunu teşhis etmek zordur. Çoğu zaman bu gibi durumlarda, sindirim sisteminin zehirlenmesi veya hastalıklarını tedavi etmeye başlar. Bebeğin zehirlendiğinden nasıl şüphelenilir? Bunu yapmak için çocuğu yakından izlemeniz ve hastalığın tüm belirtilerine dikkat etmeniz gerekir. Akut civa zehirlenmelerinde, çocuk tadı ve iştahsızlıktan şikayet veya şikayette bulunabilir. Ağız boşluğunu incelerken, mukoza zarının şişlik ve kanamasını, dişlerin bozulmasını ve bazen de kararmasını saptayabilir. Bebek, karnında ağrı ile birlikte kusma, mukus ve kan ile diyare olabilir. Solunduğunda, bir çocukta civa buharı öksürmeye, burun akıntısına başlayabilir. Çocuk kayıtsız bir uyku durumuna düşer, bu da bazı durumlarda yersiz ve kaprisliğin yerini alabilir. Sıcaklık 39-40 ° C'ye yükselebilir. Tükürük artar, çocuk genellikle tuvaleti ister. Şiddetli ve ciddi zehirlenmelerde, böbrekler ve pulmoner sistem etkilenir. Cıva içeren maddeler cilde girerse kızarıklık oluşur, cilt soyulması ve döküntüler ortaya çıkabilir. Bir köpeğin Merkür zehirlenmesi Köpek civa buharı ile temas halindeyse veya daha sık olduğu gibi, civa merheminin bir kısmını yüzeyden yaladı veya herbisitle muamele edilen yemleri yediyse, daha sonra cıva zehirlenmesi belirtileri geliştirme riski daha yüksektir. Metal bir şekilde köpeğin vücudunda bulunursa, organlarda yavaş yavaş birikerek otonom ve merkezi sinir sisteminin düzensizleşmesine neden olur. Döviz işlemleri iptal edildi. Merkür bileşikleri sindirim sistemine girdiğinde, köpek ishali geliştirir, kusma, gözlerin önünde hayvan zayıflar, yemeyi bırakır. Sinir sistemi etkilendiğinde, konvulsif nöbetler gözlemlenir, solunum yüzeysel hale gelir, koordinasyon bozulur. Süreç süreci ile parezi ve felç ortaya çıkar, hayvan tükenir, vücut ısısı düşer. Zehirlenme seyri şiddetli ise ve yardım yok ise, köpek 1-2 hafta içerisinde ölebilir. Hayvanlarda civa zehirlenmesinin tedavisi, midenin sudaki bir yer aktif karbon çözeltisi ile derhal yıkanmasına dayanır. Bir yıkama sıvısı olarak, çiğ yumurta akı ilavesiyle su kullanılabilir. Daha sonra, hayvana müshil bir ilaç verilmelidir. Cıva ile zehirlendiğinde, bir hayvanı tuz kullanarak besleyemez veya sulayamazsınız. Veteriner hekimlikte kullanılan civa panzehiri, Uniothiol'dur. Hayvanın zehirlenmesi ve ağırlığına bağlı olarak bir veteriner tarafından reçete edilir. Tüm tedavi süresi boyunca, hayvan, mutlak tuz istisnasıyla yiyecekleri tüketmelidir. Merkür zehirlenmesinin ilk belirtileri Hafif zehirlenme ile akut civa zehirlenmesinin ilk belirtileri sıradan gıda zehirlenmesine benzer bulantı, bazen kusma, baş dönmesi gibi rahatsız edici saldırılar. Mağdurun durumu tatmin edici değildir. Ağızdaki metalik tadı birleştirebilir, yutulduğunda acı çekebilir. Bu durumun nedenleri zamanında tespit edilirse ve zamanla cıva zehirlenmesi teşhisi konursa, patolojinin olumlu sonuçları garanti edilir. Bu metal ile kronik bir lezyon ile, artan yorgunluk, uykululuk, baş ağrısı, güçsüzlük ve hareketsizlik, sinirlilik gibi ifade edilen açık belirtiler yoktur. Cıva dozajları düzenli ve sabit ise, parmak ve uzuvlarda diş etlerinden kanama, idrar çıkışının artması, adet döngüsünün bir bozukluğu vardır. Akut cıva zehirlenmesi, önemli bir toksik madde konsantrasyonunun vücuda keskin bir şekilde girmesiyle gözlenebilir. Mücbir sebep hallerinde, mücbir sebepler, yangınlar ve endüstriyel felaketler söz konusu olduğunda, civa içeren ilaçlarla çalışırken güvenlik yönetmeliklerine uyulmaması nedeniyle bu tür zehirlenmeler meydana gelebilir. Akut zehirlenmeye ağızda metalik bir tat, ateş, halsizlik ve yorgunluk eşlik edebilir. Kişi yemek için özlemini yitiriyor, dispeptik rahatsızlıklar var, şişmiş ve kanamalı ağız mukoz membranları, dişler dökülüyor. Zehirlenme, buharlara maruz kalmasıyla tetiklenirse, trakea ve bronşlar etkilenirse, inflamasyon ve pulmoner sistemin şişmesi meydana gelir. Sinir sisteminin bozukluğu, kronik olduğu düşünülen giderek artan zehirlenme formunda daha tipiktir. Kronik cıva zehirlenmesi, akuttan daha sık bulunabilir. Tipik olarak, bu durum, küçük konsantrasyonlarda cıva buharı olan bir kişinin düzenli olarak temas etmesiyle ilişkili uzun süreli mesleki aktivite ile gelişir. Ciddi zehirlenmenin belirtileri, cıva bileşiklerine dayanan ilaçlar alındığında da gelişebilir. Kronik zehirlenme genellikle merkezi sinir sistemi ihlalleri ile ortaya çıkar. Bu durumda, karakteristik semptomlar arasında apati, uyuklama, ağrı ve başın çevresidir. Zamanla, gözlerde, göz kapaklarının, dudakların ve daha sonra tüm vücuda uzanan bir titreme gelişir. Kas sistemi zayıflar, hassasiyet kaybolur, tadı ve kokusu algılanır. Kronik cıva zehirlenmesi, sinirlilikte, uyku bozukluklarında ortaya çıkan subkortikal düğümlere zarar verebilir. Kişi dikkatsiz, unutkan, fobi var. Depresif durum gelişmesi vakaları sık görülür. İhmal edilmiş kronik zehirlenme vakalarında, zihinsel ve zihinsel işlevler bozukluğu oluşur, mağdur saldırmaya başlar, komaya düşer ve ölür. Kedilerde civa zehirlenmesinin belirtileri Maddelerini içeren Hydrargyrum sadece insanlar için değil, aynı zamanda hayvanlar için de toksiktir. Örneğin, kediler sadece birileri evdeki bir termometreyi çarptığında değil, civa içeren gıda veya balık yerken de cıva zehirleyebilirler. Metal, aşağıdaki koşullar altında beslemeye girebilir pestisitlerle çalışma kurallarını göz ardı ederken; Zehirli tahıl ilavesi ile yem karışımlarının üretiminde; daha önce herbisitleri veya metal içeren maddelerin işlenmiş tanelerini taşımak için kullanılan taşımada yem taşırken. Kedilerde civa zehirlenmesinin belirtileri, civa yutmanın dozajına ve süresine bağlıdır. Akut zehirlenme şekli nadirdir ve hayvanın uyuşukluk ve tam apati, iştahsızlık, ishal eksikliği eşlik eder. Ön karın duvarına basmaya çalıştığınızda, ağrı acı çekerken kedi kırılır. Zamanla, tam körlüğe, idrar sistemi etkilenene kadar vizyon bozulur, felç görünür. Acil bakımın yokluğunda, semptomlar üç ila yedi gün artar, bundan sonra ölümcül bir sonuç ortaya çıkar. Hafif bir zehirlenme belirtisi ile, lezyon belirtileri, bazen 2-3 hafta sonra, bazen sonra ortaya çıkabilir. Translation Disclaimer The original language of this article is Russian. For the convenience of users of the iLive portal who do not speak Russian, this article has been translated into the current language, but has not yet been verified by a native speaker who has the necessary qualifications for this. In this regard, we warn you that the translation of this article may be incorrect, may contain lexical, syntactic and grammatical errors.
civa zehirlenmesine ne iyi gelir